BLOG AÇMAK VE SATIŞ ORTAKLIĞI İLE PARA KAZANMAK

Eskiden nasıldı bilmiyorum ama bugün blog açmanın tek amacı internetten para kazanmak oldu. Peki blog açmak tek başına internetten para kazanmak için yeterli mi? değil tabi ki. Blogunuzu açar açmaz bir kaç yazı ekleyerek bir yerlerden para akacağını düşünüyorsanız yanılırsınız. Blogunuzdan para kazanmayı ikinci plana atarak önceliğiniz blogunuzu yararlı özgün içeriklerle zenginleştirmek olmalıdır. Ayrıca tanıtım çalışmaları da yapmalısınız. Eğer Çalışkan, azimli ve sabırlı değilseniz işiniz zor. Eğer yukarıda sıraladığım vasıflara sahipseniz ve bir disiplin içerisinde çalışırsanız samimiyetle söylüyorum blogunuzdan para kazanmamak için bir nedeniniz kalmaz. Bunun için bir kaç yöntem kullanabilirsiniz.

ADSENSE REKLAMLARI

Blogunuzu hemen adsense reklamları alamazsınız bunun için zorlu bir süreci geçmeniz gerekiyor. Bu süreci atlattıktan sonra sadece okuyucularınızın reklamlara tıklamasını beklemeniz gerekiyor. Google adsense üzerinden gelirinizi arttırmak için ise sitenizin trafiğini arttırmanız gerekir. Google Adsense'ye başvuru için daha önce yazdığım "Google Adsense İle Para Kazanın" başlıklı yazımı okuyabilirsiniz.

SATIŞ ORTAKLIĞI (AFFİLİATE MARKETİNG)

Satış Ortaklığı sayesinde sitenizden - ilk başlangıçta değil tabiki - hatırı sayılır bir para kazanabilirsiniz. Bu konuda yapılan en büyük yanlışlardan biri bilmediğiniz bir ürüne satış ortağı olmak ve blog açarak bir kaç yazı ile para kazanılacağını sanmaktır. En doğru yöntem ise en iyi bildiğiniz iş ile ilgili paylaşımlarda bulunacağınız blogunuzu açarak varsa bu konuya yönelik ürüne satış ortağı olarak blogunuzda reklam yayınlamaktır.  ya da blog ile uğraşamam diyorsanız para kazanma yöntemleri içinden en uygununu seçerek nasıl yapıldığını iyice öğrendikten sonra para kazanmak için gerekli adımları atmaktır. Kendimden bir örnek vereyim size ilk bu işlere başladığımda ilk aldığım kitap Google Kazançları Dijital Eğitim Setiydi. Kitapta ilk yazan özetle öğrendiklerini hemen uygulama, kitabı bitir, iyice anla, anlamadıklarını sordu. Ben hemen öğrendiklerimi uygulamaya başlamamla birlikte birşeyleri yanlış yaptığım için google adwords hesabın kapatıldı. Adwords hesabınız bir defa kapatıldı mı bir daha aktif hale getiremiyorsunuz. En baştan ayrı bir hesap açmanız gerekiyor ki. Eğer kredi kartınız tek ise ve adwords hesabınıza bunu tanımlamışsanız o kredi kartınızı da kullanamıyorsunuz. Tamamen size sıkıntı oluyor. Bu nedenle öncelikle yapacağınız işi belirleyin. iyice öğrenin ve ondan sonra uygulamaya başlarsanız en kısa zamanda meyvesini toplamaya başlarsınız. BURAYA TIKLAYARAK videoyu izleyin ne demek istediğimi anlayacaksınız.
Türkçe içerikli ürünlere satış ortağı olmak istiyorsanız öncelikle XTİCARET'e üye olmanız gerekir. Böylece istediğiniz ürüne dilediğiniz yöntemle satış ortağı olabilirsiniz

                                             
 XTİCARET İLE PARA KAZANMA KİTABINI ÜCRETSİZ İNDİRİN 

   XTİCARET'E ÜYE OLUN SİZDE KAZANMANIN İLK ADIMINI ATIN    

                                             

Devamını Oku

BLOGGER BLOG SİLME NASIL YAPILIR?

Google'ın Blogger hizmetini kullanarak birden fazla blog açabilirsiniz. Açtığınız bu bloglardan biri ya da bir kaçını silmek te isteyebilirsiniz. Blogger blog silme işleminizi yapabilmeniz için. Öncelikle blogunuzun yönetim panelinde yer alan AYARLAR/DİĞER sekmesine tıklayın. Sayfanın en üstünde Blog araçları başlığı yanında (Yandaki resim) Blogu içe aktar - blogu dışa aktar - blogu sil sekmeleri yer alır. Blogu sil sekmesine tıkladığınız zaman size bir uyarı çıkacaktır.(İkinci Resim) Bu uyarıda blogunuzun yedeğini almanız önerilir. Eğer ileride blogunuzu sildiğiniz için pişman olursanız aldığınız bu yedek sayesinde tekrar geri yükleyebilirsiniz. Bu uyarıyı dikkate almayıp blogunuzu sildiyseniz 90 gün içinde tekrar geri alabilirsiniz. Her ihtimale karşı blogger size 90 gün süre veriyor. Bu 90 gün içinde isterseniz blogunuzu geri alabilirsiniz. 90 ün süre dolduğu zaman blogunuz kalıcı olarak silinecektir. Bu sırada sildiğiniz bloglarınızı, bloglarınız yer aldığı sayfada Silinen bloglar sekmesi altında görebilirsiniz. (üçüncü resim)

"Blogu içe aktarma - Blogu dışa aktarma" ile ilgili "BLOGUNUZU YEDEKLEYİN" başlıklı yazımızı okuyarak öğrenebilirsiniz.

Devamını Oku

HREFLANG ETİKETİ NASIL EKLENİR?

Arama motorları, sorgularda kullanıcıya aradığı konu ile ilgili en yararlı ve alakalı siteleri sunmaya özen gösterirler. Eğer alan adı uzantınız bir coğrafı bölge (yani com.tr gibi) ile ilişkili olmayan .com uzantılı bir site ise site sahipleri de sitelerinin alakalı dil ve ülkelerdeki arama sorgularında gösterildiğinden emin olmak isterler. Hreflang etiketi sayesinde bu endişenizden kurtulabilirsiniz. Bu endişeleri ortadan kaldırmak için yapmanız gereken Google Yöneticine giriş yapın ve sitenize tıklayın. Daha sonra Arama Trafiği / Uluslararası Hedefleme'ye giriş yapın ve Ülke yazan yere tıklayıp ülke seçiminizi yapın. Böylelikle sitemizin hangi ülke ile alakalı olduğunu seçmiş olduk. Diğer yapmamız gereken sitemizin dilini arama motorlarına tanıtmak. Blogunuzun yönetim panelinden Şablon / HTML'yi Düzenle'ye giriş yapın ve meta etiketlerinizin altına aşağıdaki kodu yerleştirin.

<link href='http://www.SİTE ADINIZ.com/' hreflang='tr' rel='alternate'/>  kodunu yukarıdaki resimde görüldüğü gibi blogunuzun HTML alanında <head> alanı içine yerleştirin ve kaydedin. Aşağıda yer alan ekranı görmeniz bir kaç gün sürecektir.

Sitenizi hala Google Yönetici'ye eklemediyseniz
aşağıdaki yazı işinize yarayacaktır.

GOOGLE YÖNETİCİYE SİTE EKLEME

Devamını Oku

BLOGGER "Missing Required hCard "Author" YAPISAL VERİ HATASINI NASIL DÜZELTEBİLİRSİNİZ?

Veri İşaretleyici Nedir? başlıklı yazımızda neden Rich Snippet (zengin içerik) kullanmanız gerektiği konusunda bilgi vermiştik. Eğer okumadıysanız okumanızı tavsiye ederim.Bu yazımda ise Missing Required hCard "Author" ve "Missing Required hCard "Updated" hatalarını nasıl düzelteceğiniz konusunda size yardımcı olmaya çalışacağız.

"Missing Required hCard "Author"

Eğer blogger'in standart şablonlarını kullanıyorsanız. Blog yayını ayarları kısmında yer alan tarih ve yazar adı kısmını işaretleyerek sayfanın üst kısmında gösterilmesini sağladıktan sonra Rich snippet ayarlarını yapabilirsiniz. Eğer standart şablonun dışında bir şablon kullanıyorsanız. Ya da standart şablonunuz istediğinizi sağlamıyorsa. Blogunuzun Yönetim panelinden Şablon /  HTML'ye girin (Şablonunuzda her hangi bir ayarlama yapmadan önde mutlaka yedeğini alın) ve

<div class='post-header-line-1'/> kodunu şablonunuzda bulun.

Hemen altına aşağıdaki kodu yerleştirin. Bu kod sadece sitenizdeki yazıların kim tarafından yazıldığı ile ilgili hatayı düzeltmek içindir. Bu kodu yerleştirdikten sonra yazı başlıklarınızın altında isminizin görülmesi gerekir. Copyright gökmen kocaoğlu gibi

<span class='post-author vcard'>
      <b:if cond='data:top.showAuthor'>
        <data:top.authorLabel/>
             <b:if cond='data:post.authorProfileUrl'>
             <span class='fn'>
             <a expr:href='data:post.authorProfileUrl' rel='author' title='author profile'>
             <data:post.author/>
             </a>
             </span>
             <b:else/>
             <span class='fn'><data:post.author/></span>
             </b:if>
     </b:if>
</span>

"Missing Required hCard "Updated"

Bu hatayı düzeltmek için yapmanız gereken ise üsteki işlemi tamamladıktan sonra yukarıdaki kodun sonuna ya da başına  (<div class='post-header-line-1'/> kodundan sonra)  <span class='updated'><data:post.dateHeader/></span> kodunu eklemektir. Bu kod sayesinde yazı başlığının hemen altında yazar adının önünde ya da arkasında tarih görülecektir. 28 Ocak 2014 Salı Copyright gökmen kocaoğlu gibi. Bu işlemleri tamamladıktan sonra veri işaretleyiciyi kullanarak  yapısal veri hatalarını düzeltebilir, ya da baştan veri işaretleme yapabilirsiniz. Eğer Sitenizin şablonunu değiştirdiyseniz Google Yönetici / Tarama / Google Gibi Getir ekranını kullanarak  URL dizinine eklemeniz gerekir bu işlemi tamamladıktan sonra veri işaretleme yapmanız daha doğru olacaktır.

Diğer Seçenek

Eğer blogunuz sadece Uptade hatası veriyor ise Author verisini alıyor demektir. Bu durumda ise blogunuz. HTML alanında aşağıdaki kod dizilimini bulun ve hemen altına <span class='updated'><data:post.dateHeader/></span> kodunu ekleyin. Bu eklemeyi yaptıktan sonra Yazı başlığının altında yazar adının yanında tarih bilgisinin çıkması gerekir. Google Yöneticiden kontrol etmeyi de unutmayın.

<span class='fn' itemprop='author' itemscope='itemscope' itemtype='http://schema.org/Person'>
                <meta expr:content='data:post.authorProfileUrl' itemprop='url'/>
                <a class='g-profile' expr:href='data:post.authorProfileUrl' rel='author' title='author profile'>
                  <span itemprop='name'><data:post.author/></span>

Devamını Oku

İNTERNETTEN PARA KAZANMAK ZAMAN İSTER

Yanda yer alan gazete küpürünün internetten para kazanmak ile ne ilgisi olduğunu düşünebilirsiniz ama bu gazete küpürü, internetten para kazanmanın kolay olmadığını, her işte olduğu gibi  zaman, emek ve sabır istediğinin belgesi bence.

Eğer internetten para kazanmak istiyorsanız. Başta ne yapacağınıza karar vermelisiniz. Bu sizin en iyi olduğunuz bir hobiniz olabilir. Ya da şu anda satışını yaptığınız ürünün internetten pazarlanması olabilir. Sonuçta en iyi bildiğiniz iş her zaman en doğrusu olacaktır ve bu konuda bilmeniz gereken tüm bilgiye öncelikle sahip olmanız gerekir. Bu biraz zaman alacaktır ama her defasında sıfırdan başlamaktan çok daha iyidir.  Sonuç olarak internetten para kazanmak zaman ister, emek verip sabretmek gerekir. Yeteri kadar bu işte samimi olursanız size dönüşü o derece yüksek olacaktır. Fotoğrafı büyüterek gazete haberini okuyabilirsiniz.

Konu ile alakalı diğer yazılar

İnternetten para kazanmak sabır ve emek ister

İnternetten para kazanmak kolay iş değil

Devamını Oku

ANAHTAR KELİME İLE YAZILARINIZI ÜST SIRALARA ÇIKARMANIN YOLU NEDİR?

Her blog ve site sahibinin en büyük isteği sorgularda üst sırada yer almaktır. SEO açısından büyük önem arz eden ve yazılarınızın anahtar kelime'de üst sıralarda yer almasını sağlayacak maddeleri aşağıda sizin için sıraladım. SEO açısından, hedef kelime kullanımı ne kadar önemli ise özgün içerik

 barındırmanız da son derece önemlidir. Yani SEO ayarlarınız ne kadar iyi olursa olsun Özgün İçerik barındırmadığınız sürece arama sorgularında üst sıralarda yer almanız mümkün değildir.

1- Yazınızın Başlığında Anahtar kelimeyi kullanın

Yazı başlığı yazınızın özetidir ve yazınızın ne ile alakalı olduğunu en iyi anlatan ve içinde anahtar kelimenizi barındıran bir özet olmalıdır. Aslında yazıya başlık koymak çok ince elenerek yapılması gereken bir eylemdir. Öyle bir başlık koymalısınız ki hem hedef kelime içermeli hem de ilgi çekmelidir.

2- Arama Açıklamasında Anahtar Kelimeyi kullanın

Yazının başlığında anahtar kelime kullanımı ne kadar önemli ise Arama Açıklaması kısmında da anahtar kelime kullanımı son derece önemlidir. İnsanların başlıktan sonra bu açıklama kısmına bakacağını unutmayın.

3- Yazınızın URL'sinde Anahtar Kelime Kullanın

Genellikle URL otomatik olarak atıldığından Türkçe kullanılan karakterler çıkmayacağından garip bir URL'ye sahip olabilir yazınız. Bunu önlemek için Blog yazı alanının sağ tarafında yer alan "Bağlantılar" seçeneğini tıklayın. "Özel Kalıcı Bağlantı" seçeneğini işaretleyin ve kelimeler arasına " - " koyarak anahtar kelimeyi içeren URL'yi yazın. URL'yi yazınızı yayınladıktan sonra değiştiremiyorsunuz bu nedenle yazınızı yayınlamadan önce mutlaka bu düzenlemeyi yapmalısınız.

4- Yazılarınız belli bir uzunlukta olmalı

Google yazılarınızda daha çok insanlara faydalı olacak bilgiler vermenize önem verdiği için yazılarınızı belli bir uzunlukta olmasını istiyor. Bu nedenle yazılarınızı en az 300 kelime içerecek şekilde optimize etmeniz gerekir. Yazılarınızın içinde Hedef Kelime kullanımı anlamlı bir bütünlük sağlamalı ve % 2'yi geçmemelidir. Bence öncelikle yazınızı, anahtar kelime nerede nasıl geçiyor diye bakmadan içinizden geldiği gibi yazın daha sonra yazınızı okuyun ve anahtar kelimenizi yazı içine mantıklı ve anlamlı bir bütünlük sağlayacak şekilde yedirin. Daha kolay olacaktır. Ayrıca yazınızda kullandığınız hedef kelimeleriniz bir kısmını Kalın, İtalik ve Altı çizgili olarak kullanın.

5- H Taglarında Anahtar Kelime bulunsun

Blogunuzda yazı alanına girdiğiniz zaman üst tarafta ikonların bulunduğu alanda "Normal" yazan alana tıkladığınızda birinci sırada yer alan "Başlık" h2 tagı, ikinci sırada yer alan "Alt başlık" h3 tagı, üçüncü sırada yer alan "Alt başlık" ise h4 tagıdır.  h1 tagı sadece 1 defa kullanılır ve blogunuzun başlığı olduğu için blogunuz ne ile alakalı olduğunu açıklayıcı bir anahtar kelime içermelidir.

6- Resimlerin Açıklamasında Anahtar Kelime Kullanın

Arama Motorları ne kadar gelişmiş olursa olsun resimlerin ne ile alakalı olduğunu anlayamazlar. Bu nedenle yazınızda kullandığınız görsellerin başlık ve açıklama kısmında anahtar kelimeye yer vermelisiniz. Bu konuda daha önce yayınladığım "Resim Alt Etiketi Ekleme" başlıklı yazımda nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz.

7- Etiketler kısmında Anahtar Kelimeyi Kulllanın

Blog yazı alanının sağ tarafında yer alan etiketler kısmına yazınızda yer verdiğiniz anahtar kelimeyi diğer anahtar kelimelerle birlikte mutlaka kullanın.

Eğer yukarıda açıkladığımız kurallara uyar ve yazılarınızda özgün olursanız. Yazılarınız kısa zamanda arama motorlarında üst sıralarda yer almaması için bir neden kalmaz.

Devamını Oku

BLOGGER ŞABLONUNDAKİ ATIF (Powered By Blogger) WİDGETİNİ KALDIRMA

Blog sayfalarında Widgetlerin bir tanesi hariç diğerlerini isterseniz kaldırabilir, isterseniz de yerlerini değiştirebilirsiniz. Bazen bu yerini hiç bir şekilde değiştiremediğiniz widget'in bulunduğu yer hoşunuza gitmez. Bu widgetin adı Atıf yani Powered By Blogger'dır. Bu widgeti kaldırmak yada yerini değiştirmekiçin yapmanız gereken tek şey blog yönetim panelinde ŞABLON / HTML DÜZENLE'ye girin. Şablonu Kaydet'in yanında yer alan WİDGETİ ATLA' ya tıklayın ve en altta yer alan ATTRİBUTİON1'e tıklayın. üçüncü resimde yer alan HTML kodu karşınıza çıkacak locked='true' kodunda yer alan true'yi locked='false' yapın ve Şablonu Kaydet'e tıklayın. Bloguza tekrar giriş yapın. Artık ATIF (POWERED BY BLOGGER) widgetini isterseniz kaldırabilir isterseniz yerini değiştirebilirsiniz.

Devamını Oku

TASARRUF EDEBİLMEK İÇİN ALIŞKANLIKLARINIZI DEĞİŞTİRİN

Eskiden parayı harcayacak pek yerde yoktu. Herkes kesesine göre harcamak zorundaydı. Çünkü bankadan kredi çekmek bugünkü kadar kolay değildi. En önemlisi Kredi Kartı yoktu. Dışarıda yemek yemek ayıp kaçardı. Cep telefonu ve internetin adı bile bilinmiyordu. Teknoloji bu kadar da gelişmiş değildi. Düşünüyorum da o zaman insanlar ne yapıyordu? Şimdi elektrikler gitti mi can sıkıntısından patlıyoruz.

KOVAYI AKARKEN DOLDURUN

Bugün ise kazandığımızdan çok harcıyoruz doğal olarak!.

Çok kazananın da cebinde para yok artık, az kazananın da... 

Kredi kartları sağolsun bence.

Herkesin kesesinden fazla harcamasına yardım ediyor.

Bizde bu durumu mutluluk içinde kabulleniyoruz!

En can sıkıcı olanı ise "Aman bir daha mı geleceğiz dünyaya" lafı. 

Tabi ki bir daha dünyaya gelmeyeceksin ama.

"Akarken de kovayı doldurmak" diye bir atasözü var.

Yarının sana ne getireceği belli mi?

Bu değirmen hiç susuz kalmayacak mı?

Sizin oralarda kuraklık olmaz mı?

Kuraklık olursa o zaman nasıl döndüreceksin değirmenin taşını?

Taşıma su ile mi?

KÖTÜ GÜNLERE NE KADAR HAZIRSIN?

Bir hastalık tüm servetini hatta daha da fazlasını senden alabilir.

Yarın evleneceksin çocuk çoluğa karışacaksın. Ya da hastalanacaksın ne olacak o zaman. Gözün gibi bakıp büyüttüğün evladın senden yardım istediğinde sıkılıp bunalmayacakmısın. 

Artık kimsenin kimseye borç vermediği bir ortamda Sosyal Güvencen olduğu halde ameliyatın için gereken parayı nasıl temin edeceksin.

Hatta özel sektörde çalışıyorsan ne olacağın belli mi?

Şirket iflas etti diyelim.

Alacağın kaldı içeride ama alamıyorsun.

Cebinde paran da yok.

Nasıl çıkacaksın işin içinden.

İnsanoğlu iyi günlere her zaman hazırdır.

Ama önemli olan kötü günlere ne kadar hazır olduğundur.

TASARRUF ŞART

Bunlar hayatta başınıza gelmeyecek işler değil.

Nelere şahit oldunuz belkide..

Kiminiz ders çıkarttı.

Kiminiz Allah korusun dedi.

Kiminiz ise gördü, üzüldü ve unuttu.

Başınıza gelir ya da gelmez.

Siz yine de hazırlıklı olun bence.

Öncelikle alışkanlıklarınızı gözden geçirin.

Farkında olmadan yaptığınız bu gereksiz harcamalar sayesinde

Daha önce yapmaya çalışıp yapamadığınızdan da fazlasını tasarruf edebilirsiniz.

Sadece bir örnek vereceğim size gerisini siz alışkanlıklarınızı gözden geçirerek listeleyebilirsiniz.

Mesela, artık sabah kahvaltılarınızı evinizde yapabilirseniz.

Size en az ayda 150 lira tasarruf ettirebilir.

"NE EKERSEN ONU BİÇERSİN"

Atalarımız boşuna dememiş "Ak akçe kara gün içindir" diye.

Yarın nasıl bir sürprizle karşılaşacağınız belli olmaz ama

emin olun ki, Siz bugün ne ekiyorsanız yarın onu biçeceksiniz.

Biçme zamanı geldiğinde elinizdeki orakla boş tarlaya bakıp kalmayın.

Şimdiden yarınınız için Tasarruf edin.

Devamını Oku

TASARRUF YAPMAK MEZİYET OLDU!

Herkesin aklının bir köşesinde tasarruf yapmakla ilgili düşünceleri vardır elbet . Ama bir türlü uygun zaman gelmez nedense! Hep bir bahane ile ertelenir durur. takii bıçak kemiğe dayanana kadar o zamanda yapacak bir şey kalmaz tabi. Hemen koşulur bankaya kredi ile halledilmeye çalışılır mesele aslında geçici bir çözümdür ama o an için en iyi çözüm de budur. Sonrasında ömrünüzün 3 yada 5 senesini borç ödeyerek geçirirsin. Para biriktirme hayali de kalır başka baharlara.

EMEKLİLERİN %89'U PİŞMAN

Geçende bir gazete küpüründe okumuştum. Emeklilerin %89'u gençliğinde birikim yapmadığı için pişmanmış. Ama bakıyorum da bu pişman olan kuşak yeni yetişen kuşağa tasarrufla ilgili öğütte vermiyor hani. Merak ettim ve sordum tanıdığım yaşlı bir amcama "Ah oğlum bizi dinleyen mi var artık, onlar eskide kalmış. Şimdi bir telaş koşuşturma içinde insanlar, birbirine selam vermeyen bir nesilden beni dinlemesini nasıl bekleyeyim" dedi. Tek kelime ile harika bir çözümlemeydi. Kimse kimseyi dinlemiyorsa ve artık ilişkilerde çıkar ön plandaysa ve arkadaşlar arasında bile birbirlerine aldıkları yeni ürünleri göstererek çatlatmak tavan yapmışsa işimiz bayağı zor demektir. Ama umutsuz da olmamak lazım.

ÜRETEN KAZANIYOR, TÜKETEN MUTLU OLUYOR

Artık dünyada iki tip insan var biri üreten diğeri tüketen, üretenin amacı her yıl bir önceki yıldan daha fazla mal satmak yani sizin cebinizdeki son kuruşa kadar harcatmak ve bu uğurda ne yapması gerekiyorsa fazlası ile yapıyor. Hatta bunun en iyi yolunu bulmak için para harcamaktan da asla kaçınmıyor. ve siz paranızı kendi rızanız ile veriyorsunuz. Çünkü sonunda bir ürün alıyorsunuz. İhtiyacınız olsa da olmasa da. Nereden çıkardın bu fikri demeden önce bir düşünün cebinizde kaç tane kredi kartınız var ve kredi kartlarına ne kadar borcunuz var. Eğer kredi kartınız olmasaydı mecbur kalmayacak mıydınız ayağınızı yorganınıza göre uzatmaya,

KREDİ KARTINIZ OLMASAYDI?

Kredi kartınız olmasaydı her sene elektronik eşyalarınızı yenilemezdiniz. Telefonunuzu devamlı değiştirmek zorunda kalmazdınız. Kendi modanızı kendiniz yaratırdınız değil mi? Kredi kartları çıkınca elden taksit yapan mağazalar, bakkal amcalar yavaş yavaş ortadan kayboldu. Neden marketlerden alışveriş yapmak çok daha zevkliydi. Çünkü bakkal amcaya göre çok daha ucuzdu ve çok fazla çeşit vardı. ama tek bir farkla onlar malı size vadeli vermiyordu ya nakit alacaktınız ya da kredi kartınızdan çektirecektiniz. Bu bakkal amcalar deftere yazıyordu geciktirseniz bile sizden faiz istemiyordu. O zamanlarda faiz diye bir anlayışta yoktu zaten,

ASIL SIKINTI BİZDE

Bankaya kredi kartı borcunuzu bir ay ödemezseniz başınıza gelecek bellidir. Bu konuda dilim yandığından değil elbet, eğer bin TL maaş alan bir birey korkmadan 1500 tl'lik telefonu cebine koyabiliyorsa sıkıntı bankada değil bizdedir. Onlar bizi mecbur bırakmadı. Biz onların bu oyununa isteyerek dahil olduk  Televizyonda, yolda, her an her dakika kafamızın içine sokulmaya çalışılan reklam kampanyaları, sms'ler ile istemesekte etkileniyor ve bir gün yine isteyerek kendimiz dahil oluyoruz bu oyuna. Sizce alışveriş merkezlerinin amacı size iyi vakit çekirmek mi aslında evet ama paranızla yoksa da kartınızla hanginiz bir alışveriş merkezinden içeri giripte ben para harcamadan çıktım diyebilir. Bence zor ama ben varım diyenin de bileğinden öperim valla.

BABAYİĞİTLER DE YOK DEĞİL

Tabii sistem sizin isteğinizle cebinizdeki son kuruşu harcatmak üzerine kurulduğu için bu oyundan ben çıkarım diyen babayiğitler de var tabi ki geçende televizyonda haberlere çıkacak kadar da önemli bir haberdi. 7 yılda tam 29 bin lira bozuk parayı biriktiren babayiğit'ten bahsediyorum. ayda ortalama 350 lirayı hiç kendini zorlamadan kenara koyma başarısı herkesi etkilemiştir. benim gibi gıpta ile bakanlarınız da olmuştur tabi ki, Bu adam yüzyıllardır var olan sisteme kafa tutan biri ve tutmaya da devam edecek gibi görünüyor. Umarım bir kaç kişiye de ilham kaynağı olur.

BİR ÜLKENİN GÜCÜ TASARRUFLARI İLE ÖLÇÜLÜR.

Bu ülkenin daha güçlü olması yapılan uzun vadeli tasarruflara bağlıdır. Neden mi? Devlet tarafından yapılan yatırımlar finanse edilecek aşamaya geldiği zaman devlet ya da özel sektör olsun öncelikle gerekli parayı iç kaynaklardan bulmaya çalışır. Eğer kaynak yeterli değilse aşan kısmını başka bir ülkeden faizi ile geri ödemek koşuluyla borç alır. Bu durumda ülkenin kalkınması için yapılan bu yatırımın getirisi belli bir süre borç alınan ülkenin vatandaşının yemesi için ödenir. Sizce borç veren bu devlet bu parayı nereden buluyor? sorunun cevabı tasarruflardır. Kendi ülkesinin uzun vadeli tasarruf yapan bireylerinin parasını bize borç vererek bu paradan kazandığı faiz getirisini yine kendi ülkesinin refahı için kullanıyor. Biz bu kaynağı tamamen kendi iç tasarruflarımızdan sağlamış olsaydık para ülke sınırları içinde kalacağından başka yatırımların yapılması için daha fazla kaynak yaratılmış olacaktı. Bizim tasarruf yapmayı bilen bir nesile ve bu kuşağı yetiştirecek bilinçli ebeveynlere ihtiyacımız var. Bir atasözü vardır bilirsiniz belki "ELDEN GELEN ÖĞÜN OLMAZ, ODA VAKTİNDE BULUNMAZ" bu ülkenin gelişmesi ve kalkınması yapılacak tasarruflarla birebir alakalıdır. Ne kadar yeni nesil için öcü gibi görünse de aslında geleceğini, yapacağın tasarruflar şekillendirecektir.

Devamını Oku

SİTENİZE YILDIZLI PUANLAMA WİDGET'İ EKLEYİN

Blogunuzu ziyaret edenlerin blogunuzdan yeteri kadar yararlanıp yararlanmadığını ölçmenin en etkili yolu yapılan yorumlardır. Genelde yapılan yorumlar iyi ise iyi bir iş çıkardınız demektir. Eleştiri varsa, sitenizde yer alan yazılara yapılan eleştiriye göre ufak bir kaç düzeltme ile yazınızdaki eksiklikleri tamamlayarak blogunuzu ziyaret edenlerin işini daha da kolaylaştırabilirsiniz. Çünkü ziyaretçi sizin sitenize babanızın hayrına gelmedi. Aradığı bir bilgiyi en kolay ve en doğru şekilde bulacağını umduğu için geldi. Siz de ziyaretçinizin aradığını tam olarak vermek birinci amacınız olmalıdır. Eğer her aradığı bilgiyi tam ve doğru olarak sizin blogunuzda bulursa daha sonraki aramalarında ilk sizin siteyi ziyaret edeceği kesindir.

YILDIZLI REYTİNG WİDGET'İ

Sitenizi ziyaret edenlerin genelde büyük bir çoğunluğu yorum yazmaya üşenir. Bu yorum yazmaya üşenen ziyaretçi kitlenizin de ne düşündüğünü anlamak için blogunuza yıldızlı puanlama widget'i ekleyebilirsiniz. Öncelikle widget-engine.com'a gidip isterseniz hesap oluşturabilirsiniz. Eğer hesap açmak istemiyorsanız. Start and generate your code yazısına tıklayın ve aşağıdaki resimdeki gibi renkleri seçin ve kodu kopyalayarak blogunuz Yönetim Panelindeki YERLEŞİM - GADGET EKLE - HTML/ JAVASCRİPT'e gidip kodu yapıştırın. Artık sitenizin yıldızlı puanlama ölçüm aracı hazır. ziyaretçilerinizin sitenizden ne kadar memnun kaldığını ölçebilirsiniz.

Devamını Oku

BİREYSEL EMEKLİLİK DENİNCE NEDEN GERİLİYORUZ?

Bireysel Emekliliğin bu site ile ne alakası var diyebilirsiniz. Eğer blogunuzla para kazanmaya çalışıyorsanız, kazandığınız parayı da bir yerlerde harcamayı ya da değerlendirmeyi düşünüyorsunuz demektir. Siz ne düşünüyorsunuz bilemem ama ben bu konuda geleceğe yatırım yapmanın en mantıklı yolunun Bireysel Emeklilik olduğunu düşünenlerdenim.

KAÇ YAŞINDASINIZ?

Şu an bu yazıyı, bir anlığına bırakın okumayı ve düşünün, doğduğunuz günden şu ana kadar geçen sürede bir defterin kaç sayfasını hatıralarınızla doldurabilirsiniz. Uzmanlara göre 40 yaşında normal hayatı olan bir bireyin hatırlayabildiği hatıraları, ancak 50 sayfa yapıyormuş.
Ne kadar komik değil mi?
Koskoca 40 yılınız 50 sayfaya sığdı!

Zaman su gibi işte.
Dün 20 yaşındaydınız, bugün 40, yarın ise 60......
Yarına gözünüzü açtığınızda artık emekliliğinizin keyfini sürme zamanı geldi demektir.

Bundan sonra erken kalkmak yok!

Bir yerlere yetişmek zorunda değilsiniz!

Gönlünüz ne isterse yapabilirsiniz!

de öylemi acaba!

Eğer özel sektörde çalışan bir SSK'lıysanız.

Emekli ikramiyeniz patronunuzun insafına kalmışsa.

Zaten SSK ödemenizde asgari ücretten yatmıştır bunca yıl.

Yani 2000 TL maaş alan bir bireyken, emekli maaşınız artık 1000 TL oldu demektir.

Haydi bakalım kafadan 1000 tl açık var.

Bu açık o andan itibaren kapanır mı kapanmaz mı bilemem ama eğer kapanmazsa ölünceye kadar

çalışmaya devam edeceksiniz demektir bu...
Ya da çalışırken yaptığınız doğru seçimlerle, güzel bir emekliliğe hazırlanan bir bireysiniz diyelim.
Emekli ikramiyenizi fazlasıyla aldınız. Emekli maaşınızda 2000 TL civarında...
Emekli ikramiyenizle uzun zamandır yapmayı istediklerinizi artık yapabilirsiniz.
Oğlunuzun araba almasına yardım edebilirsiniz.
Torununuzun okul masraflarını üstlenebilirsiniz.
İşleri iyi gitmeyen kızınıza destek çıkabilirsiniz...
Artık kalanı ile de hayallerinizi gerçekleştirirsiniz.

HAYALLERİNİZE ŞİMDİDEN YATIRIM YAPIN

Bir şeyi yapmak, kırmaktan nasıl zorsa, günümüzde tasarruf etmek te, harcamaktan çok daha zor olmaya başladı.

Tasarruf eden değil, devamlı tüketen bir millet haline geldik.

Etrafınızdaki her gördüğünüz obje bilinç altınıza harca harca diye bağırırken dayanması zor tabi ki.

Aslında hepinizin aklının bir köşesinde en azından zor günler için bir miktar para ayırmak vardır ama nedense bir türlü o para kenarda durmaz.

Aslında birikim yapmanız için sizden çok ta fazla bir şey istenmiyor.

Ayda sadece 100 liranızı Bireysel Emekliliğe ayırmanız isteniyor.

Bu 100 lirayı ayırabilmek için tek yapmanız gerekense günde 3,50 liranızı kenara koyabilmek için neden vazgeçmeniz gerektiğine karar vermek.

Eğer evde kahvaltı yapmıyorsanız, artık yapmaya başlayarak bu 3,50 lirayı kenara ayırabilirsiniz.
Böylece şimdiden hayallerinize yatırım yaparak, emekliliğinizde hem sevdiklerinize yardım edebilir, hem de hayallerinizi gerçekleştirme fırsatını yaratmış olursunuz.

EMEKLİLİĞİNİZ SİZİN ELİNİZDE

Emekliliğinizi nasıl yaşayacağınızı şimdiden vereceğiniz kararlarla şekillendireceğinizi unutmayın. Paraya en çok ihtiyaç duyacağınız zaman da emekliliğiniz olacaktır. Eğer Bireysel Emeklilik konusunda hala endişelerim var diyorsanız, emekli olduğunuzda neyle karşılaşacağınızı öğrenmek için emekli olan bir büyüğünüze sorun bence, size bayağı değerli bilgiler verecektir. Pek iç açıcı olacağını düşünmüyorum ama en azında emekliliğinize yatırım yapmanız konusunda sizi kamçılayacaktır.

%25 DEVLET KATKISINA BURUN KIVIRIYORUZ.

Yandaki resimde bankaya yatırdığınız bin liranıza bir ay sonra ne alacağınızı görebilirsiniz. İsterseniz sizde herhangi bir bankanın vadeli hesap getirisi hesaplama araçlarına girip ayda bin liranıza ne alacağınızı gözlerinizle görebilirsiniz.

Ne kadar komik değil mi 1000 liranıza alabildiğiniz para 3,52 lira. Devlet ise, 1000 liranıza 250 lira veriyor ve siz bu sisteme burun kıvırıyorsunuz.

Bir örnek size;

19 yaşındasınız, 100 TL ile Bireysel Emeklilik sistemine girdiniz ve 56 yaşınıza kadar 37 yıl boyunca ortalama aylık 300 tl ile sistemden emekli oldunuz.

Siz 133.200,00.TL para biriktirirsiniz.

Devlet size 33.300,00.TL katkı yapar

Getirisi ise birlikte elinize en az 280.000,00.TL geçer.

Yani 37 yılda biriktirdiğiniz 133.200,00.TL'ye karşılık

Devlet size 146.800,00.TL verir.
Bu parayı size hangi yatırım aracı verir acaba...
Valla ben bilmiyorum. Bilenin olduğunu da düşünmüyorum.

Yine de son karar sizin...

Konu ile ilgili diğer yazılar

BİREYSEL EMEKLİLİ KESİNTİLERİ NELERDİR 

100 SORUDA BİREYSEL EMEKLİLİK 

NOT: Bu konuda sormak istediğiniz sorularınız varsa yorum kısmına yazabilirsiniz. En kısa sürede cevaplandırılacaktır.

Devamını Oku

BLOG ÜSTBİLGİ ALANINIZI ÖZGÜRLEŞTİRİN

Blog yazarlığına yeni başlayanların en büyük sorunlarından biri de blog üstbilgi alanını istediği gibi yapılandıramamasıdır. Aslında blogger bu konuda kısıtlı imkan sunuyor olsa da size resim ekleme şansı sunarak bir nevi üstbilgi alanınızı özgürleştirmenize de izin veriyor. Biraz photoshop bilginiz varsa istediğiniz dizaynı yaparak üstbilgi alanına ekleyebilirsiniz. Hatta gif uzantılı animasyon ekleyerek daha ilgi çekici hale getirebilirsiniz.  Aşağıdaki videoyu izleyerek nasıl yapacağınızı ve blog sayfanıza nasıl ekleyeceğinizi öğrenebilirsiniz.

AYRICA
ÜST BİLGİ ALANINA
ANİMASYON EKLEMEK İSTİYORSANIZ
Hareketli gif animasyonu Photoshop
kullanarak nasıl yapacağınızı 

aşağıdaki videoyu izleyerek
öğrenebilirsiniz.

Devamını Oku

BLOGUNUZU NE KADAR TANIYORSUNUZ?

Blogunuzu başarıya taşımak istiyorsanız önce kendinizi iyi tanımalısınız. Her zaman üstüne basa basa anlatmaya çalıştığım şey de bu aslında. Siz hangi konuda iyiyseniz sizi başarıya taşıyacak olanda bu yeteneğinizdir. Kimi yemek yapmada başarılıdır. Kimi fotoğrafçılıkta, blogunuzu açmadan önce bu yeteneğinizi belirlemeli ve ona göre hareket etmelisiniz.

SOSYAL PAYLAŞIM 

Size bir sorum olacak, Sosyal paylaşım sitelerinde en çok neyi paylaşırsınız? Benim gözlemlediğim kadarıyla görsel metalar daha fazla paylaşılıyor. Eğer siz sadece yazı yazar ve altına link verirseniz tıklanma ve paylaşılma olasılığınız son derece düşüktür. Bunun yerine beğendiğiniz görsel metayı paylaşmadan önce link adresinizi yazar ve paylaşırsanız daha çok kullanıcıya ulaşırsınız. Bu durumda ise tıklanma olasılığınız daha da arttıracaktır.

İÇERİK EKLEME SIKLIĞI

Blogunuza içerik ekleme konusunda sıkıntı çekiyorsanız bu sizin zayıf yönünüzü gösterir ve bloglar için en önemli konu içerik ekleme sıklığıdır. Blogunuza haftada en az 2 konu ekleyebilmeniz gerekir. Aksi taktirde arama motorlarında sıralamanızın değiştiğini görebilirsiniz. Bu nedenle en iyi olduğunuz ve konu eklemede sıkıntı yaşamayacağınız bir alanda blog açmanız sizi daha hızlı başarıya taşıyacaktır. 

BLOG TASARIMI

Aslında sitenize girenlerin yazılarınızı okumaya başlamadan ilk gördüğü sitenizin tasarımıdır. Bu konuda dikkatli olmanızı öneririm. Sade,şık ve ferah bir blog tasarımı daha fazla işe yarayacaktır. ayrıca site içi arama kutusu eklemeyi unutmayın çünkü kullanıcı işine yarayacak veriye en kısa yoldan ulaşmak ister. Eğer blog tasarımızın iyi değilse bu da sizin zayıf olduğunuz yönünüz demektir.

KALİTELİ İÇERİK ÜRETMEK

Özgün olmalısınız, yazdığınız yazılar daha önce herhangi bir yerde yayınlanmamış olmalı, ve arananı tam olarak sunmalıdır. Yani kullanıcı, aradığı bilgiye tam olarak ulaşabilmelidir. Kaliteli içerik oluşturmak için; Arama motorlarını değil, okuyucularınızı düşünerek en doğru ve güncel bilgiyi içeren yazılar yazmalısınız. Eğer bu şekilde devam ederseniz siteniz zaman içinde konusunda otoriter olarak görülmeye başlanacaktır. Bu konuda aslında google'nin KALİTELİ İÇERİK OLUŞTURUN başlıklı yazısına bir göz atmanızı öneririm.

OKUYUCU İLETİŞİMİ

Okuyucularınızın yazılarınıza yaptığı yorumları mutlaka dikkate almalısınız. Bu yorumlar sizin yazınızın değerini ölçer aslında. eleştiri varsa mutlaka dikkate alıp gerekli düzeltmeleri yapmalısınız. Bir okuyucum resimlerin küçük olduğunu ve görmekte sıkıntı yaşadığını belirtince hemen değiştirdim. Sonuçta o resimleri oraya süs olsun diye koymamıştık. Bir diğeri ise bir konuda yazılanlardan anlamadığını belirten okuyucumuz için hemen video ekledim böylece eleştiri yapan okuyucum sayesinde konuyu daha da pekiştirmiş oldum.

Şimdi aşağıdaki sorulara cevap vererek blogunuzu ne kadar tanıdığınızı öğrenebilirsiniz. Blogunuzun güçlü ve zayıf yönlerini belirleyerek kendinize bir strateji hazırlayabilirsiniz. 

Blogunuza yeterince vakit ayırabiliyor musunuz?

Kaliteli içerik eklemede sıkıntı yaşıyor musunuz?

Blogunuzla alakalı konulara ne kadar hakimsiniz?

Blogunuzun tasarımını beğeniyor musunuz?

Sosyal paylaşım sitelerine hakim misiniz?

Yorumları dikkate alıyor musunuz?

Unutmayın sizi arama motorları değil, okuyucularınız zirveye taşır.

Devamını Oku

TIKLA PARA KAZAN!

Tıkla para kazan!

Oyna para kazan!

Yükle para kazan'

Telefondan para kazan!

Ek bir çaba yok

Deneyime gerek yok

Kim neye tıklıyor da ben para kazanacağım Allah Aşkına

Bu kadar basit mi bu işler

Basit gibi görünen ama sizi hamal gibi kullanan bir sistem olmasın

Yani parayı sizin sırtınızdan çuvalla kazananlar, çuvaldaki delikten düşenleri size veriyor olabilir mi?

Evet olabilir...

Aslında olabiliri de bir kenara bırak bence öyle

Neden mi?

Reklam tıklayarak kazanma konusunu şöyle azıcık ele alalım.

Sisteme üye oluyorsunuz, size günde ortalama 10 reklam geliyor ve siz tıklama başı 0,001$ ile 0,01$ arası alıyorsunuz.

En yüksek değerden hesaplarsak alacağınız para günlük 0,10$ 'dan ayda 3,00$ yapar.

Bence çok iyi rakam! sizce de öyle mi?.

İsterseniz kazandığınız parayla referans kiralarsınız. Onlarda sizin adınıza tıklamaya başlarlar. Derken kazandığınızı sisteme verirsiniz.

Sonra Sen sağ, ben Selamet, malı götürdü Hikmet olursunuz.

Atalarımız boşa dememiş UCUZ ETİN YAHNİSİ OLMAZ diye...

Size bir şeyler kolay gibi sunuluyorsa aslında biraz durup düşünmek gerekir bence

Neye karşılık bu kolay kazancı elde edeceksiniz.

Normal hayatta olmayan sanal alemde nasıl oluyor acaba. 

İnternete milyon dolar yatıran şirketler aptal mı?

Bu tür konulara internette çok fazla rağbet olduğu aşıkardır. Bunu bilen bazı uyanıkların, insanların bu düşüncelerini sömürmeye çalışmaları da bence normaldir. Siz siz olun bu tuzağa düşmeyin derim. Kolay para kazanmak uğruna harcadığınız zamanı kaliteli içerik üretmek için harcarsanız ve blogunuzda, sitenizde yayınlarsanız mutlaka karşılığını alacağınızı unutmayın. İçerik üretmek sadece blogunuzda saatlerce oturup yazmaktan da ibaret değil, bugün twitter'dan yayınladığınız komik içerikler sayesinde binlerce takipçi edinebilirsiniz. Ne işime yarayacak demeyin. Artık reklamcılar Twitter'dan, Facebook'tan, instagram ve diğer sosyal paylaşım sitelerindeki en çok takip edilen kişilerin peşine düştü ve onlarla reklam için anlaşma yapmaya başladılar. Nasıl yapıyorlar bu işi diye sorarsanız onlar bu işte yeteneklerini kullanıyorlar. Sizde İnternetten para kazanmak için başkalarına hamallık yapacağınıza ya da yapmayı düşüneceğinize, yeteneklerinizi kullanarak para kazanmaya çalışın. Mutlaka keşfedileceksinizdir.

Devamını Oku

BLOG TASARIMINIZI ÖZGÜNLEŞTİRİN

Sizinde artık bir blogunuz varsa şablonunuzda yapacağınız ufak bazı ayarlar ile kendi stilinizi yaratabilirsiniz. Blog Ayarları sütununda ŞABLON / ÖZELLEŞTİR'i tıklayın ve videoyu izleyerek gerekli ayarlamaların nasıl yapıldığını öğrenin.

ŞABLONLAR

Bu bölümde var olan şablonunuzun diğer versiyonlarını seçebileceğiniz gibi başka bir şablona da geçiş yapabilirsiniz. Bu geçişlerin nasıl görüneceğini de görebilir, beğenmezseniz beğenene kadar tekrarlayabilirsiniz.

ARKA PLAN

Konularına göre ayrılmış resimler içinden blogunuzun konusuna uygun şablonlar seçebilirsiniz. Ya da isterseniz kendi arka plan resminizi ekleyebileceğiniz gibi arka plan resmi kullanmayabilirsiniz. Ayrıca ana renk temanızı seçebilir veya kendi zevkinize göre belirleyebilirsiniz. Tercih sizin.

GENİŞLİKLERİ AYARLA

Bu ayarlama sayesinde blog yazı alanı ve Gadgetlerinizin bulunduğu alanın genişliğini ayarlayabilirsiniz. Ayarları genişletmekte biraz ölçülü olmalısınız. Çünkü ekranı geniş olan bilgisayarlarda sorun yaşanmaz ama dar ekranlı bilgisayarlarda Gadgetlar tam görebilmek için yana doğru ekranı çekmek gerekecektir. Bu da bence pek hoş olmaz Genişlik ayarlamalarınızı yaptıktan sonra masa üstü bilgisayar ekranlarındaki görüntüyü kontrol etmenizi öneririm.

YERLEŞİM

Aslında en genel yerleşim şekli ekranda gördüğünüz yerleşim planıdır. Siz isterseniz sayfanızın yerleşim planını istediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz.

GELİŞMİŞ

Arka plan ayarlarında bir kısmını yapabildiğiniz ana renk temalarınızın haricinde bu alanda blogunuzda yer alan sayfa metni renk ve yazı tipi ayarlarından, altbilgi bağlantılarına kadar bir çok alanının rengini ve yazı tipini keyfinize göre ayarlayabilirsiniz.

NOT:
Ayarlamalarda sade ve ilgi çekici ufak değişiklikler daha fazla işinize yarayacaktır. Sitenizin renk bileşenlerinin birbiriyle uyumlu ve ziyaretçinizi yormayacak renklerden seçmenizi tavsiye ederim.

Devamını Oku

BENZER YAZILAR EKLENTİSİ

Eğer benzer yazılar eklentinizin ana sayfada yer alan yazı özetlerinin hemen altında yer almasını istiyorsanız sizin için en iyisi LINKWITHIN benzer yazılar widget eklentisidir. Kurulumu çok kolay olan bu eklentinin nasıl yapılacağını yukarıdaki linkwithin yazısına tıklayarak öğrenebilirsiniz.
Eğer benzer yazılar eklentisinin ana sayfadaki yazı özetlerinizin altında değil de yazının tamamının bulunduğu sayfada görülmesini istiyorsanız ŞABLON / HTML DÜZENLE'me alanında bazı eklentiler yapmanız gerekecektir. Bu eklenti sayesinde ziyeretçilerinize daha fazla seçenek sunarak sitenizde kalma süresini uzatabilirsiniz.

İlk yapmanız gereken aşağıda yer alan kodları kopyalayarak HTML şablonunda </head> kodunu bulup hemen üstüne yapıştırmak olacaktır.

<!--Resimli Benzer Yazılar Eklentisi--> 
<b:if cond='data:blog.pageType == &quot;item&quot;'> 
<style type='text/css'> 
#related-posts { 
float:center; 
text-transform:none; 
height:100%; 
min-height:100%; 
padding-top:5px; 
padding-left:5px; 
} 
#related-posts h2{ 
font-size: 1.6em; 
font-weight: bold; 
color: #F1921A; 
font-family: Times New Roman; 
margin-bottom: 0.75em; 
margin-top: 0em; 
padding-top: 0em; 
} 
#related-posts a{ 
color:black; 
} 
#related-posts a:hover{ 
color:black; 
} 
#related-posts  a:hover { 
background-color:none; 
border: 1px solid #ddd 
} 
</style> 
<script type='text/javascript'> 
var defaultnoimage=&quot;https://lh4.googleusercontent.com/-J_2Hi8e_FBo/TwN7i7oZgMI/AAAAAAAAB3g/bXomP2Cw0CM/s72/no-image.PNG&quot;; 
var maxresults=5; 
var splittercolor=&quot;#E6E7E8&quot;; 
var relatedpoststitle=&quot;Benzer Yazılar:&quot;; 
</script> 
<script src='http://dl.dropbox.com/u/60346665/resimli-benzer-yazilar.js' type='text/javascript'/> 
<!-- remove --></b:if> 
<!--Resimli Benzer Yazılar Eklentisi-->

İkinci yapmanız gereken ise HTML şablonunuzda <div class='post-footer'> kodunu bulup hemen altına aşağıdaki kod grubu yerleştirmektir. (Genelde blog şablonlarında iki tane bulunur siz ikincisinin altına ekleyeceksiniz)  

<!-- remove --><b:if cond='data:blog.pageType == &quot;item&quot;'> 
<div id='related-posts'> 
<b:loop values='data:post.labels' var='label'> 
<b:if cond='data:label.isLast != &quot;true&quot;'> 
</b:if> 
<script expr:src='&quot;/feeds/posts/default/-/&quot; + data:label.name + &quot;?alt=json-in-script&amp;callback=related_results_labels_thumbs&amp;max-results=6&quot;' type='text/javascript'/></b:loop> 
<script type='text/javascript'> 
removeRelatedDuplicates_thumbs(); 
printRelatedLabels_thumbs(&quot;<data:post.url/>&quot;); 
</script> 
</div><div style='clear:both'/> 
<!-- remove --></b:if> 

İşte hepsi bu kadar. Artık benzer yazılar eklentiniz sadece sayfalarınızın altında görülecektir.

NOT:
var maxresults=5;  
Bu koddaki rakamı değiştirerek sayfanın altında yer alan benzer yazılarınızın kaç adet olacağını belirleyebilirsiniz.

Devamını Oku

iNTERNETTEN PARA KAZANMAK İSTEYENLERE İYİ BİR ÖRNEK

Geleceğin internette olduğunu ve emek ederseniz bu konuda başarıya ulaşmanız için hiç bir engel olmadığını, sadece tek yapmanız gerekenin öğrenmek ve yaptığınız işin hakkını vermek olduğunu defalarca söyledim ve söylemeye de devam edeceğim.
İşte size en güncel örneklerden biri Hürriyet gazetesi 28/01/2014 tarihinde çıkan haber. Haberin orjinaline http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/25669828.asp adresinden ulaşabilirsiniz.

INSTAGRAM MUCİZESİ

FOTOĞRAF paylaşım uygulaması Instagram, yeni iş kapıları da açıyor.
İşinden istifa edip şirketler için Instagram’dan fotoğraf paylaşan Sezgin Yılmaz’ın karelerine 750 TL ile 2 bin TL arasında değer biçiliyor.
“INSTAGRAM’da herkes gibi sıradan fotoğraflar paylaşırken yeni bir mesleğin doğuşunu farkettim. İşimden istifa ettim. Şimdi tüm zamanımı Instagram fotoğrafçılığına ayırıyorum.” Bu sözler, akıllı telefonlarla hayatımıza giren yeni bir akımı mesleğe dönüştüren Sezgin Yılmaz’a (@sezyilmaz) ait. Yedek bataryasını yanından ayırmayan Yılmaz, dijitalle beraber çökmeye başlayan fotoğrafçılık mesleğine yeni bir boyut kazandırıyor.

İŞİNDEN İSTİFA ETTİ

Sezgin Yılmaz, Instagram’ı ilk keşfedenlerden biri değil. Hatta kendisi Instagram’ı oldukça geç keşfeden bir üye. Yılmaz, 2012’de Instagram’a ilk katıldığı zamanlarda herkes gibi gündelik fotoğraflar paylaşıyormuş. Ancak üniversite eğitimini görsel iletişim üzerine yapan Yılmaz, Instagram’ın bir meslek olabileceğinin farkına varmasının ardından insanların daha çok sevebileceği fotoğrafları çekmeye başlamış. Yılmaz, yeni bir mesleğin doğuşunu şu şekilde anlatıyor: “İlk Instagram’a girdiğimde para kazanabileceğim aklımdan ucundan bile geçmiyordu. Ancak yurtdışında bazı örnekleri gördükten sonra Instagram’a bakışım değişti. Üniversiteden öğrendiklerimi Instagram ile birleştirdim. Sonrasında işin Türkiye’de tutabileceğini görünce ciddi bir çalışma başlattım. Instagram’daki popüler fotoğrafların bulunduğu sayfalara çok uzun süre çalıştım. İşimden istifa ettim.”

YARIM MİLYON KİŞİ
Yaklaşık 650 bin takipçiye sahip olan Yılmaz’ın paylaştığı fotoğraflar ortalama 30 bin kişi tarafından beğeniliyor. Fotoğrafların gösterimi ise yaklaşık yarım milyon kişiye kadar ulaşıyor. Bu durumun şirketlere çekici geldiğini söyleyen Yılmaz, şirketler için paylaştığı fotoğrafların birkaç saat içinde 500 bin kişiye birden gösterildiğini söylüyor. Yılmaz, “ABD’de bu işi yapanlar fotoğraf başına 2 bin dolardan başlayan ücretler kazanıyor. Türkiye’de ise bu rakam 750 lira ile 2 bin lira arasında değişiyor. Türkiye’deki şirketler bu işin yeni yeni farkına varmaya başladı. Bu yüzden yaptığım iş, bu yıl ve gelecek yıllarda daha fazla değerlenecek” şeklinde konuşuyor.

ALARM KURUYORUM
İşin sadece Instagtam’da fotoğraf paylaşmaktan ibaret olmadığını söyleyen Yılmaz, takipçilerini memnun edebilmenin çok zor olduğunu ileri sürüyor. Yılmaz, “Çok fazla reklamın ön planda olduğu veya çekim kalitesinin düşük olduğu fotoğraf kareleri takipçi sayımı olumsuz etkiliyor. Olumsuz yorumlar alıyorum. Takipçi sayım düşüyor. Ayrıca bir gün içerisinde 8’den fazla fotoğraf paylaşmıyorum. Fotoğrafları her üç saatte bir paylaşmaya çalışıyorum. Bunun için gece bile alarm kurarak kalkıyorum ve fotoğrafları Instagram’a yüklüyorum. Sonuç olarak bu pahalı bir spor. Ekipmanların yanı sıra sıkça seyahat yapmak zorunda kalıyorum. Şu anda tüm zamanımı Instagram’da fotoğraf paylaşmak için harcıyorum. Tek bir kare için bile saatler boyunca beklediğim zamanlar var. Sıradan fotoğraflar paylaşmıyorum. Zaten diğer Instagram kullanıcılarıyla bir fark yaratmasaydım şu anda bu mesleği yapamazdım” diyor.
Türkler tarihi fotoğraf seviyorTÜRK takipçilerinin yanı sıra yabancı takipçilerinin de bulunduğunu ifade eden Yılmaz, Türklerin tarihi, yabancıların ise modern fotoğrafları sevdiğini belirtiyor. Yılmaz, “Örneğin, İstanbul’daki kız kulesi veya tarihi yarımada fotoğrafları 30 binden fazla beğeni alıyor. Yabancılarda ise en fazla beğenilen fotoğraf Eyfel Kulesi ve New York’daki gökdelenler oluyor” diye konuşuyor.  28/01/2014 tarihinde Hürriyet gazetesinin internet sayfasında yayınlanmıştır.

Devamını Oku

VERİ İŞARETLEYİCİ NEDİR?

Verilerinizi nasıl işaretleyeceğinizi anlatmaya başlamadan önce Zengin Snippet nedir? ne işinize yarar? biraz bilgi verirsek daha anlaşılır olacağını düşünüyorum.

ZENGİN SNİPPET NEDİR?

Arama sonuçlarının altında çıkan ve fare ile tıklanabilen sizin ve siteniz hakkında kullanıcılara daha fazla bilgi sunan bilgilendirme parçacıklarıdır. Bu sayede google sizi daha ayrıntılı olarak kullanıcılara sunacağından tıklanma oranınızda artacaktır. Diyelim ki yemek tarifleri yayınladığınız bir siteniz var. Arama motorlarında yapılan sorgularda kullanıcılara tariflerinizin hazırlanma süresini ve yorumlardan aldıkları oyları gösterebilirsiniz. Bu durum diğer arama sorgularına oranla kullanıcılar tarafından sitenizin tıklanma olasılığını da arttıracaktır.

NASIL YAPACAKSINIZ?

Eğer web işaretleyiciyi kullanmıyorsanız arama sorgularında yukarıdaki örnekte olduğu gibi başlık, site adı ve açıklama görünecektir. Web işaretleyici kullanan bir sitenin sorguları ise başlık, site adı ve açıklamaya ek olarak yazar adı ve google+ çevresi görünecektir. Bu sayede arama motorları kullanıcılarına sade olana göre sizin ve siteniz hakkında daha fazla bilgi sunduğu için veri işaretleyici kullanan arama sorgusu, kullanıcı için daha ilgi çekici olacaktır.
Google web yöneticisine girip ARAMA GÖRÜNÜMÜ / WEB İŞARETLEYİCİ'ye girerek yapabilirsiniz. Aşağıdaki video bu konuda size yardımcı olması amacı ile hazırlanmıştır. Aşağıda izleyeceğiniz videoda yazar adı ve tarih kısmını mutlaka girmelisiniz.

Devamını Oku

GOOGLE WEB YÖNETİCİSİ ARAÇLARI SİTENİZ İÇİN DEĞERLİ BİLGİLER SUNAR

Google Web Yönetici Araçları konusuna daha önce Sitemap Nedir? Nasıl Oluşturulur? başlıklı yazımda değinmiştim. Ama sadece site haritası eklemekle alakalı olduğu için bu yazımda da size daha kapsamlı olarak anlatmaya çalışacağım. Yeni bir blog açıyorsanız ilk yapmanız gerekenlerden biri site haritanızı google web yöneticisine eklemek olmalıdır. Bu ekleme sayesinde sitenizin, google tarafından daha rahat indekslenmesine yardımcı olursunuz.
Google web yöneticisine sitenizi ve site haritanızı ekledikten sonra, Arama Sorgularının, bağlantı veren sitelerin ve anahtar kelimelerin görünebilmesi için bir süre beklemeniz gerekecektir. Eğer sitenizi web yöneticisine eklemediyseniz yapmanız gereken basit bir kaç adım var.
1. Google'a web yöneticisi yazın giriş yapın.
2. Sayfanın sağ üst kısımda Kırmızı kutu içine yazılmış SİTE EKLE yazısına tıklayın.
3. Sitenizin ismini girin ve DEVAM yazısına tıklayın.
4. Site sahipliğinizi doğrulamanız için ALTERNATİF YÖNTEMLER'e tıklayın.
5. Size 4 adet alternatif yöntem sunulacaktır. En kolayı 2. yöntemdir. Tıkladığınız zaman size <meta name="google-site-verification" content="xxxxxxxxxxx"/> benzer bir kod verilecektir. Ayrı bir sayfa açarak bu kodu sitenizin HTML kod sayfasında meta etiketleri alanına eklemeniz gerekir. Eğer eklemediyseniz Meta Tag Etiketini Blogunuza ekleyin yazısını okuyarak kolayca ekleyebilirsiniz.
6. Kodu ekledikten sonra Web yöneticisine geri dönün ve sayfanın altında kırmızı kutu içindeki DOĞRULA yazısına tıklayın. Eğer her adımı doğru olarak yaptıysanız. "Tebrikler, http://blogadi.blogspot.com için sahipliğinizi başarılı bir şekilde doğruladınız." yazısı ile karşılaşırsınız. Artık siteniz, web yöneticisine eklemiştir.
7. Site haritanızı Sitemap Nedir? Nasıl Oluşturulur? yazısını okuyarak ekleyin.

ARAMA TRAFİĞİ / ARAMA SORGULARI
Web yöneticisi size sadece indeksleme sağlamadığını daha önce belirtmiştim. Arama Trafiği / Arama Sorguları yazısına tıkladığınızda sitenizin hangi sorguda yani anahtar kelimede kaç defa gösterildiğini, bu anahtar kelime sayesinde sitenize kaç defa girildiğini ve yine bu anahtar kelime sayesinde aramalarda kaçıncı sırada çıktığınızı görebilirsiniz. Ortalama konum yazısına tıklarsanız artan ve azalan şeklinde google konumunuzu sıralayabilirsiniz. Bu sayede hangi anahtar kelimelere yoğunluk vereceğinizi belirleyerek yazılarınızı şekillendirebilirsiniz. Diyelim son yazacağınız yazınızın hangi anahtar kelime ya da kelimeler üzerine kuracağınızı web yöneticisine bakarak belirleyebilirsiniz. Böylece arama motoru sorgularında yazınızın üst sıralara çıkmasını kolaylaştırırsınız.

ARAMA TRAFİĞİ / SİTENİZE BAĞLANTILAR
Site bağlantıları sayesinde en çok bağlantı veren siteler ile bağlantı verilen içeriğinizi görebilirsiniz. Böylece hangi sitelerin size ne kadar trafik sağladığını öğrenebilirsiniz.

Devamını Oku

BUMERANG ÜYELİĞİNİN BLOGGERLAR İÇİN ÖNEMİ NEDİR?

Google'a bumerang yazıp arattığınızda hemen ilk sırada "Hürriyet Bumerang / Ücretsiz tanıtım, daha fazla okuyucu ve gelir... bumerang.hurriyet.com.tr" hemen altında ise "Türkiye'nin en büyük blogcu ve webmaster topluluğu! Üye siteleri trafik, gelir ve bilinirlik olarak destekliyoruz. Bumerang ile hep birlikte kazanacağız!" yazar. Pek çoğunuzun özellikle bloggerlığa yeni başlayanlarınızın dikkatini çekmemiş olabilir ama bumerang'ın ne anlama geldiğini bilenler için bu site, google'den sonra en büyük ziyaretçi kaynağımız olabilir.


Bumerang Hürriyet'e üye olduğunuzda ilk önce Bronz üyelikle başlarsınız. BRONZ Üyelik en düşük üyelik tipidir ve sadece link paylaşımı yapmanıza izin verir. Böylece yaptığınız her link paylaşımından gelen trafiğin 10 katı reklam kazanırsınız ve reklamlarınız sadece hürlist'e yayınlanır. Ayrıca sitenize eklediğiniz bumerang şablonları ile de Hürlist'te reklam gösterimi kazanabilirsiniz. Bronz üyeler, Hürriyet.com.tr'de yayınlanan ücretsiz blog reklamlarından yararlanamazlar ve yazarkafe'ye içerik gönderemezler.

Diğer üyelik tipleri ise PLATİN ve ALTIN üyeliklerdir.

PLATİN Üyelik: Sitenize eklediğiniz bumerang şablonları ya da üyeliğiniz üzerinden yaptığınız her link paylaşımı için Hürriyet.com.tr'de reklam gösterim hakkı kazanır, Hürlist'te yer alır, Yazarkafe'ye içerik gönderebilir ve Bumads iş ortaklarının sunduğu tekliflerde de yararlanabilirsiniz.
ALTIN Üyelik: Platin üyelerden farkı sadece yazarkafe'ye içerik gönderememektir. Ama hedef Platin üyelik olmalıdır. Sizin performansınızı değerlendiren editörler üyelik tipinizi eğer aşağıdaki şartlar yerine getirilmiş ise bir üst üyelik tipine yükseltecektir. Eğer siz üyelik tipinizin artık yükseltilmiş olması gerektiğini düşünüyorsanız başvurabilirsiniz. Ama bunu editörlere bırakmanız bence daha mantıklı olacaktır. Çünkü gereksiz yere meşgul ederseniz üyeliğiniz iptal edilebilir.

ÖZGÜN OLUN YARARLI İÇERİK BARINDIRIN
Bumerang editörleri sitenizi belirli aralıkla ziyaret eder ve siteniz.
1- Özgün ve ziyaretçileriniz için yararlı içerik barındırıyorsa,
2- Sitenizi güncel tutuyorsanız yani en az 2 gün ara ile sitenize içerik ekliyorsanız,
3- Siteniz kullanıcı dostuysa,
4- Bumarang şablonları ile hürriyet.com.tr ve sitelerine iyi bir trafik sağlıyorsanız sitenizin üst üyelik tipine geçmeye hazır demektir. Daha fazla bilgiyi bumerang.hurriyet.com.tr adresinden edinebilirsiniz.

Sitenizi kurduğunuza göre herkes gibi sizinde amacınız sitenizi en iyi yerde görmektir. Zaten emek verip gerekenleri yapmaya özen gösteriyorsanız. Bumerang şablonları ile hürriyet ve sitelerine sağladığınız link paylaşım trafiği de sitenizin bir üst üyelik tipine geçişini sağlayacaktır. Hürriyetin istediği trafik sizin istediğiniz ise bilinirlik ve trafik ise bumerang'a üye olmanızı tavsiye ederim.

Devamını Oku

ÇİNDEN ÜRÜN GETİREREK PARA KAZANMAK

İnternetten kolay para kazanma yöntemleri içinde anlatılan "Çinden ürün getirerek para kazanma" yöntemi çok kazançlı olsa da aslında dikkat edilmesi gereken yönleri de var. İnternet üzerinden Çinden ürün getirerek yine internet üzerinden bu ürünleri satarak hatırı sayılır paralar kazanabilirsiniz.

İnternetten ürün satın alabileceğiniz bir çok site var ama bunların en çok tutulanı alibaba.com ve aliexpress.com siteleridir. Bu siteler sayesinde çine gitmenize gerek yok. Dünyanın neresinde olursanız olun istediğiniz ürünü çinden satın alarak ayağınıza kadar getirtebilirsiniz.

ÇİNDEN ÜRÜN GETİRMENİN KARI NE? 

Aşağıdaki 1.resimde aliexpress.com sitesinden alınmış ekran koruyucu lot fiyatı (3 adet/1 lot) tanesi 1,22 USD yapıyor. Türk Lirası olarak ise yaklaşık 2,80 TL/Adet üstelik kargo ücretsiz.

1.

2. resimde ise ekran koruyucunun Türkiye'deki satış fiyatı yer almakta.

2.

Aşağıdaki örnek bence en çarpıcı olanıdır. Başlıkta yazdığı gibi çinden ürün getirmenin karını net olarak ortaya koyuyor. Aslında bir üründen ne kadar kazanabileceğinizi siz belirliyorsunuz. 1. resim Çin'deki adet satış fiyatı, 2. resim ise Türkiye adet satış fıyatı.

1.

2.

DİKKAT ETMENİZ GEREKENLER

1. Çinden ürün ithal edeceğiniz firmanın güvenilir olması:

Gerçi site bu konuda size bazı güvence ve ip uçları sunuyor. Eğer malınız istediğiniz sürede elinize gelmez ise ya da mal ise vaad edilenden farkıysa paranızı geri alabilirsiniz. Daha önce üreticiden mal alanların memnuniyet oranları da ise güvenilirlik konusunda bir fikir verecektir.

2. Vergi ve gümrük:

Şirket iseniz problem yok. Şahıs olarak bir şeyler yapmaya çalışıyorsanız başlarda değil ama ilerleyen zamanda, hiç beklemediğiniz bir anda vergi dairesinden bir yazı alarak yüklü bir ceza ile karşılaşabilirsiniz. Eğer aldığınız ürün küçük bir kutu ise gümrüğe takılmadan size gelebilir. Eğer büyük bir koli ise gümrüğe takılacak ve size ek masraf doğuracaktır. Bence bu işi muhasebeci bir tanıdığınızla istişare ederek yapmanızda fayda var.

3. Ürün belirleme:

Türkiye en uygun fiyatı bulabileceğiniz siteler genelde gittigidiyor.com ve sahibinden.com'dur. Bu sitelerde seçtiğiniz ürünü araştırarak en uygun satış fiyatını öğrenebilirsiniz. Rekabeti yüksek bir ürün getirmek ve satmaya çalışmak, çok fazla bir kar bırakmayacağı gibi malınızın elinizde kalmasına neden olabilir. Bu nedenle ürün seçiminde piyasada satılabilir ama rekabeti fazla olmayan ürünleri bulmaya çalışmalısınız.

Sonuç olarak çinden ürün getirerek çok para kazanacağınızın bir garantisi yok. Her şey sizin mal seçiminde gösterdiğiniz özene bağlıdır. Ayrıca her malın Türkiye'de satışı yapılabilen yani alıcının o ürün için uygun gördüğü bir fiyatı vardır. Eğer siz bu fiyatı çok fazla aşağı çekerseniz. Rekabet edeyim derken, malınız elinizde kalabilir. Bu nedenle fiyatı çok fazla aşağı çekmektense yanına hediye ekleyerek satabilirsiniz. Yani bir ürünün fiyatı 300.TL ise siz bu ürünü 50 TL'ye satmaya çalışmanız potansiyel alıcıda sizin ürününüzün bir sorunu olduğu izlenimi bırakacaktır. Bu durumda sizin malınızı satmanız deveye hendek atlatmaktan daha zor olacaktır. Bunun yerine malın fiyatını 290 TL yapıp, alana bu da hediye derseniz satış yapmanız daha kolay olacaktır. ve ayrıca her işleminizi yasal yapmaya da özen gösterin. Ayrıca şunu da belirtmek isterim ki artık devlet bu tür mal getirmeleri de kontrol altına almaya başladı. İlk defa az miktarda mal getiriyorsanız sıkıntı yok ama ikinci defa getirmeye kalktığınızda malınız gümrüğe takılabilir. Bu nedenle daha öncede bahsettiğim gibi atacağınız her adımı yasal yollardan yapmaya gayret edin. 

Devamını Oku